Menü

30 Nisan 2016 Cumartesi

Aftoral Ağız Spreyı

Aft denen ağızda çıkan küçük yaralar ile çocuklar olunca tanıştım.İlk doğduklarında pamukçuk oluyor çocuklar büyüdükçe ara ara ağızlarında küçük beyaz tek tük aftlar oluyor.

Bebekken karbonat ile silmiştim hep ve çabucak geçmişti.Ama büyüyünce tabi işe yaramıyor.

Aftların neden çıktığı tam belli değilmiş.Aile yatkınlığı,ağız içi operasyonlar , süt ev süt ürünlerinin yeterli kadar tüketilmediği durumlar ile sanırım vücudun direncinin kaybolmaya başladığı zamnlarda daha çok ortaya çıkıyor.

Biz çocuklar için aft yaralarına doktorun verdiği bir ilacı kullanıyorduk.Batikon renginde ama sürünce inanılmaz sızlatan bir ilaç.Ama etkisi güzel hemen geçmese de bir kaç sürmeden sonra geçiyor.
Ama çocuklara sürmesi epey bir zor oluyor tabi.Birimiz sürerken diğerimiz üflüyor:).


Bunun için yeni bir ürünle tanıştım.Aftoral oral sprey.Abfen Farma firmasına ait bir ürün.Epey tatlı tadı.Sprey şeklinde sıkma aparatı var .Aftın bulunduğu bölgeye sıkması kolay oluyor.Ayrıca diğer ilaç gibi sızlatan değil.İçeriğinde karadut ekstresi olduğu için tadı şu çocuklara kullandığımız tatlı şuruplar varya onlar gibi.İçeriğinin aslında bitkisel olması yüzünden de kullanmak daha mantıklı geldi.


Doktorun verdiği diğer ilaç kadar etkisi hemen yok ama.Biraz daha uzun kullanım gerektiriyor.Ama geçiriyor aftı.Çocuklar bu durumdan memnun.Sanırım aft için çocukların ilk tercihi bu olacak uzun süre.

Tüm eczanelerde bulabileceğiniz bir ürün.Çocuklarda ağız yaraları için ne kullansam diye düşünenlere önerilir.

25 Nisan 2016 Pazartesi

Ne Okudum: BÖĞÜRTLEN KIŞI

Kitap okumak çok güzel bir şey.Hele de konu ve yazarın akıcı anlatımı güzelse elimden düşüremiyorum.

Bu aralar tavsiye üzerine Sarah Jio kitaplarına başladım.İlk olarak Böğürtlen Kışı'nı okudum.Tek kelime ile bayıldım.Anlatımı o kadar güzel ki sanki oradaki karakterlerle konuya dahil olmuş gibi hissettim kendimi.


Sanırım 1 günde okuyup bitirdim.Yazarın hikaye tarzı her kitabında böylemi bilmiyorum ama şuan ikinci kitabını okuyorum onda da aynı tarz anlatım var.Geçmiş ve ileriki bir zaman arasında hikayeler anlatılıyor.Yani şimdi yaşayan kahraman eski tarihle şimdi arasında sürekli gidip geliyor.Ama kopukluk yok.Yani her bölümü okuduğunuzda eski ile yeni zaman arasındaki konu ufak ufak birbirine bağlanıyor.

Kısaca ben bayıldım.Herkesin övdüğü kadar varmış kitap.Şuan "Yeşil Deniz Kabuğu"nu okuyorum.Hastalıklar yüzünden biraz uzun sürdü.Ama konusu yine harika.Yarısına geldim kitabın ve her fırsatta açıp iki sayfada olsa okuyorum.Acaba ne olacak kız sonunda kimi seçecek yada erkek kahramana ne olmuş diye merak içindeyim. Bitince onuda yazarım size.

Kitaba başlama arzusu depreşenlere şiddetle Sarah Jio önerilir.Eminim sizde bayılacaksınız.Ayrıca fiyatları da çok uygun.Bazı yerlerde 15-20 TL arası gördüm ben.Kitaplığınızda mutlaka olması gereken kitaplardan.

Hadi bana iyi okumalar...

20 Nisan 2016 Çarşamba

HURRAW DUDAK BALMI

Herkese sıcak bir Ankara sabahından merhabalar

Hava hafiften bulutlu olsa da Ankara için bahar hatta yaz ufak ufak geldi sayılır bence 

Bizim buraların soğuk ve ayazı bilinir bir şey.Soğuk havalarda dudaklarım için kullandığım ve memnun kaldığım bir üründen bahsedeceğim size.

Hurraw dudak balmı


Kokusu kahveli.Zaten severim ben kahve kokusunu.Sürümüde kolay.Dudaklarınızda hep bir kahve tadı hissiyle dolaşabilirsiniz.

Ayrıca soğuk ve ayazda dudakları gerçekten güzel nemlendiriyor.Ben günlük olarak ruj süren biri değilim.Ama kışın elimden bu tarz balmlar düşmez.Hurrawda gözde ürünlerimden biri oldu.

Herkese musmutlu günler...

11 Nisan 2016 Pazartesi

BİZİM AKUPUNKTUR MACERAMIZ

Herkese merhabalar

Bir süredir yazı yazamıyorum ve bu beni çok rahatsız etti.Çocuklar ve ben şu herkesin kapıldığı geçmek nedir bilmeyen gribal enfeksiyona yakalandık ve hala küçük oğlum tam anlamı ile atlatmış değil.

Küçük oğlumda reflü var .Kullandığı antibiyotıkte maalesef reflüsünü tetikledi.İlaç kullanma taraftarı değilimdir aslında ama reflüsü olan bilir resmen süründürür insanı.
Ama bu sefer ilaç değilde akupunktura başlayalım artık dedik.

Akupunktur tedavisi uzakdoğuda başlayıp dün dünyaya yayılan bir tedavi yöntemi.İnsan vücudunda bulunan 365 akupunktur noktasına hastalığın nevine göre  ince iğneler ile yapılan bir tedavi.Akupunkturun hiç bir yan etkisi yok.Çünkü hastanın kendi ezim ve sinirsel hücreleri ile tedavi ediliyor.

Kullanılan iğneler saç teli kadar ince ve çelik iğnelerdir.Kullanılan her iğne teke seferliktir.Çıkarılınca atılır.

Biz ilk büyük oğlumda tanıştık akupunkturla.Sebepsiz yere mide bulantıları kusmalar ve öksürükler  başlayınca doktora gittik.Birçok hastane sebep bulamadı.Hatta en son gittiğimiz doktor kardeş kıskançlığından dolayı bu siz bir psikoloğa götürün dedi.Bu arada oğlum daha 6 yaşındaydı.Ama kardeş kıskançlığı bile olsa gece saat 4 te uykudan uyanıp kusmaz diye düşündük.En son eşim tavsiye üzerine başka bir özel doktora götürdü yapılan tahliller sonucu oğlumda reflü olduğu anlaşıldı.Bİr süre ilaç kullandık.Ama ilaçlar geçici çözüm sunuyordu.Bize kökten çözecek ilaçsız bir şey lazım diye araştırma yaparken akupunkturla tanıştık.Üstelik o dönmede devlet bünyesinde çok uygun bir rakamla seansları yapılıyordu.

Oğluma tam 9 senas akupunktur yaptırdık.İlk 3-4 senastan sonra kusmalar öğürmeler ve iştahsızlık geçmeye başladı.9 senas sonunda da tamamen geçti.Akupunktur yaptıralı yaklaşık 4 yıl oldu çok şükür oğlumda reflü tekrarlamadı.
Yaklaşık 1 aydır şikayetleri artınca bunu bilen bir aile olarak şimdi küçük oğluma başladık.Yine devlet hastanelerinde yapılıyor.Seansı 50 tl.Sıra almanız ama pey zor oluyor çünkü çok kalabalık.Zayıflamadan tutunda eklem ağrılarına sinüzite,alerjilere kadar birçok hastalık için gelen var.

Biz şimdilik hafta 1 gün gidiyoruz.Sanırım 5 senastan sonra 15 gün falan uzayacak.Çünkü diğer oğlumda  öyle olmuştu.Henüz 2 senas oldu bizim.Ama kusmalar durdu.Sabah iştahsızlık hala var ama umuyorum ki yakın zamanda oda geçecek.Çocuklar için küçük iğnelerden kullanıyorlar.Eymen gayet rahat yaptırıyor.Hiç hissetmiyorum diyor.Seans süresi yaklaşık 20-30 dk sürüyor.


Sizinde bu tarz şikayetleriniz varsa mutlaka akupunktur deneyin derim.Özel merkezlerde yapıldığı gibi devlet hastanelerinin akupunktur merkezlerin de de yaptırabilirsiniz.İnanın ilaçsız çözüm vücut için en iyisi.

Sağlıklı ve mutlu günler..

5 Nisan 2016 Salı

Mustela Rahatlatıcı Bacak Jeli

Bu sene çocukların okulu biraz uzak olunca yürüme mesafemde biraz fazlalaştı.
Aslında yürümeyi çok severim ama gün boyu okula git gel,çocukları kursa götür getir bacak ağrılarım ara ara olmaya başladı.

Tamda ihtiyacım olan bir ürün #sevgiylekadınlargünü etkinliğinde musteladan geldi.




Mustela rahatlatıcı bacak jeli.
Normal krem kokusunda olan bir jel.Yorgun bacaklara masaj yaparak sürüyorsunuz.Biraz zaman geçince ufak afak rahatlama hissi oluyor.Ama ağrının tamamını kesiyor mu derseniz cevabım hayır olur.

Tamamen kesmiyor ama rahatlama hissi veriyor.En azından benim için öyle.Sanırım okul bitene kadar sık sık kullanacağım bir ürün olacak mustela rahatlatıcı bacak jeli.

Yorgun bacaklarınız için sizde bir deneyin bence.

Mutlu günler.

4 Nisan 2016 Pazartesi

İpana Luxe Perfection Beyazlatıcı Diş Macunu yorumlarım

Doğru makyaj, dolgun kirpikler, bakımlı bir cilt, hacimli saçlar… En önemlisi de beyaz dişlerle sağlıklı, güzel bir gülümseme! Bu yüzden diş bakımına ve beyaz olmasına oldukça özen gösteriyorum. Sürekli yeni ürünleri deneyimlemeyi de seviyorum. Burada raflarda gözüme çarpan ve Amerika’nın en büyük diş macunu markası olan Crest aslında Procter and Gamble’ın Türkiye’de sunduğu İpana markasıyla tamamen aynı içeriklere sahipmiş. Dünyada ilk defa beyazlatıcı bantları üreten bir marka olduğu için 3 boyutlu Beyazlık ailesi oldukça ilgimi çekti. Son zamanlarda market alışverişine gittiğim her mağazada ve televizyonlarda sıklıkla İpana’nın yeni ürünü olan Perfection’a denk gelince ve özellikle 3 günde %100’e kadar lekesiz iddasını duyunca denemek istedim ve hemen aldım.
İpana’nın en hızlı ve en güçlü beyazlatıcı diş macunu ünvanına sahip bu diş macunu ile deneyimlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Diş hekimimin de daha beyaz bir diş için önerdiği İpana 3D White Perfection ile güvenle, bembeyaz gülebiliyorum.
Perfection diş macunu 3 Boyutlu Beyazlık ailesinin en ileri ve etkili beyazlatıcı diş macunu teknolojisini içeriyor. Böylece diş minesine zarar vermeden sadece 3 günde diş yüzeyindeki lekeleri %100’e kadar etkin biçimde çıkarıp ve bembeyaz bir gülümsemeye sahip olmamızı sağlıyor.
Performansına gerçekten çok şaşırdım. Etkisi inanılmaz! İlk kullanımdan itibaren bile diş yüzeyindeki lekeleri çıkarma etkisini farkediyorsunuz. Keskin nane tadıyla ferahlığı sağlıyor, böylece uzun süre ferah bir nefese de sahip oluyorsunuz. Beyazlatma etkisi bu kadar iyiyken diş mineme hiç bir zarar vermediğini bilmek de çok güzel.
Procter and Gamble’ın tüm dünyada pazara sunduğu en gelişmiş beyazlatıcı diş macunu olan 3 Boyutlu Beyazlık Luxe Perfection İpana ile Türkiye’de de raflarda yerini aldı. Denediğinizde bana hak vereceksiniz:) Kullanmadan kesinlikle inanmazdım, deneyince etkisini gördüm ve mükemmel sonuç aldım.
Tam bir bakım sağlamak için aynı ailenin Oral-B 3D White Luxe ağız bakım suyunu da kullanıyorum. O da diş macunu ve fırçasının ulaşamadığı alanlardaki lekeleri bile çıkararak uzun süre, keskin bir ferahlık sağlıyor.
Unutmadan küçük bir not ekleyeyim; P&G ve İpana ürün performansına o kadar güveniyor ki, memnun kalmazsanız paranızın 2 katını iade ediyor. Bu nedenle beyazlatıcı etkisini kendiniz de görün diye bence gerçekten denemeniz gereken bir ürün.
Ürünü satın almak isterseniz tıklayınız!
P.S. Bana bu bilgiler yetmedi, ağız ve diş sağlığı üzerine daha çok şey merak ediyorum diyenleri aşağıdaki siteye alalım. 
http://www.agizbakimuzmani.com/
#ipanaperfection  #gülüşünügöster
İçerik Kaynak: http://kokoshgirl.com/
Video Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=B7MDJzarokU

Bir boomads advertorial içeriğidir.

2 Nisan 2016 Cumartesi

Kitap Tavsiyesi: BİN MUHTEŞEM GÜNEŞ

Herkese merhabalar,

Havalar artık ısınmaya karar verdi sanırım.Zaten ortada sıcaklığı hiç sevmiyorum.Mont giysem terliyorum.Hırka giysem üşüyorum.Hava sıcak mı ılık mı soğuk mu belli değil.Neyse hava durumu artık ılık olacak diyor,bakalım hadi inşallah diyelim.

Neyse bu aralar okuldan bir veli arkadaşımın sayesinde lise yıllarımdaki kitap okuma aşkına tekrar başladım.Akşamları yada gündüzleri bulduğum her boş vakitte kitap okur oldum.Bir de çok hızlı okurum ben .Başladığım kitabı en geç 2 gün içinde okuyorum.Aslında son 2 hafta da 3 kitap bitirdim.

Size ilk olarak Khaled Hosseını'nin  Bin Muhteşem Güneş adlı kitabından bahsedeceğim.Aslında yazarın ilk kitabı Uçurtma Avcısı.Kardeşimin abla mutlaka okumalısın demesiyle ilk olarak onu okudum.Bayıldım kitaba.Hem hüzünlü hemde çok sürükleyici bir yanı var kitabın.Hemen yazarın ikinci kitabını da bir solukta okudum.


Konu Afganistan'da geçiyor. Afganistan'ın ilk savaş yılları.Zaten yazarın kendisi de bir afgan.

Öncelikle bir kadının hikayesi ile başlayan öykü sonrasında iki kadının yollarının kesişmesi ile devam ediyor.Zorluklarla geçen bir zamanda,aşk,umut ve evlat sevgisi ile dolu bir kitap.Kitap sonunda acaba ben olsam bu kadar dayanabilir miydim? demekten kendimi alamadım doğrusu.

Acaba sonunda ne olacak merakı ile benim gibi bir solukta okuyacağınıza eminim.Kitap arayışı içinde iseniz mutlaka Khaled Hosseını kitaplarını şiddetle öneriyorum size.

Kitap okumaya devam ediyorum bu arada Sarah Jıo kitaplarına başladım.Böğürtlen Kışı bitti.Sıradaki Yeşil Deniz Kabuğu.

Hadi bana iyi okumalar...:)